fransızca bağırana kadar.

rüya görene kadar demişlerdi. öyle tek tük ama. hiç tam göremedim. bütünü edemedim.
ama bağırana kadar işte, o kesin.
çığlık atıp ağlayana kadar fransızca ve gülene kadar, kahkaha atana kadar fransızca.
bu daha çok merak.
ben dile aşık olmak isterim aslında, onu söylemeyi. onu susmayı hatta.
kelimeleriyle kavramlarıyla düşünmeyi, yollarından geçmeyi kıvrılarak, bazen gevelemeyi.
bu da öyle birşey, ben oui demek istemek her boka. bütün klişeleri kullanmak. sonra da küçümsemek bütün başlangıçla ortanın arasında.
yoksa sınırlar, milliyetçilik, bayrağa sevgi falan
"amca ben bayrağımı özledim" dediydi biri.
şaşırmıştım, kızmıştım.
ben dili özlüyorum. öyle bir şey ki dilim döndüğünde çok mutlu oluyorum.
ııı lamayı, ünlemlerini, ayy ya da oh ya da öf veya eyvah demeyi
putain ya da allez ya da ben ouiii veya noooon diye bağırmayı
j'aime demeyi, je t'aime demeyi
seviyorum ulen demeyi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder